499

Günümüzde modern tıbbın sunduğu mucizevi imkanlar ve yenilikler sayesinde artık birçok operasyon eskisinden çok daha hızlı, güvenli ve rahat bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Laparoskopi, modern tıbbın mucizevi yeniliklerinden biridir. Küçük kesiler ile çok düşük komplikasyon riski ve daha hızlı iyileşme süresi gibi avantajları sayesinde karın bölgesindeki operasyonlarda tercih edilebilmektedir.

 

Laparoskopi Nedir?

Laparoskopi, insan vücudundaki çeşitli hastalıkların tanı ve tedavi süreçlerinde tüm batın, yani karın bölgesinde bulunan organları incelemek amacıyla kullanılan cerrahi bir teşhis ve tedavi yöntemidir. Bir diğer adıyla halk ağzında kapalı ameliyat olarak da bilinmektedir. Günümüzde birçok kişi laparoskopi nedir ve nasıl yapılır diye araştırmalar yapmaktadır. Laparoskopi operasyonu, batın bölgesine  küçük kesiler yoluyla girilerek ufak bir kamera ve cerrahi ekipmanlarla yapılan, cerrahi bir teşhis yöntemdir. 

 

Laparoskopi uygulaması esnasında karın bölgesindeki organların durumunu incelemek için kullanılan alete laparoskop adı verilir. Laparoskopi aletinin önünde yüksek aydınlatıcı etkili bir ışık ve çok yüksek çözünürlüklü bir kamera bulunan uzun, ince bir tüp şeklinde yapıya sahiptir. Bu alet yardımıyla karın duvarındaki bir kesiden iç karın bölgesine erişim sağlanır.  Kamera ilerledikçe karın içinden elde edilen görüntüleri cerrah  bir monitör yardımıyla   eş zamanlı olarak takip eder. Laparoskopi operasyonu esnasında eğer gerekli görülürse istenen dokudan biyopsi örneği de alınabilmektedir.

 

Laparoskopi Neden Yapılır?

Karın veya pelvis bölgesinde oluşan birçok hastalığın teşhis ve tedavi süreçlerinde laparoskopi uygulamasından yardım alınabilir.Birçok kişi laparoskopi neden yapılır sorusunun cevabını yalnızca teşhis amaçlı sanmaktadır ancak bu yanlıştır. Laparoskopiyi başta genel cerrahi olmak üzere, jinekoloji, üroloji ve gastroenteroloji birimleri de sıklıkla teşhis ve tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Bu nedenle bu bölümlerde laparoskopik analiz terimi oldukça fazla duyulmaktadır. Laparoskopik operasyonların genel olarak tercih edildiği durumlardan bazılarını sıralayacak olursak;

 

  • Doku örneklerinin (biyopsi) alınması
  • Karın içi kanser ameliyatları(Mide, ince ve kalın bağırsak, dalak, pankreas gibi)
  • Obezite ameliyatları
  • Reflu ameliyatları
  • Kist ve miyomların alınması
  • Safra kesesi ameliyatları
  • Dalak, böbreküstü bezi, pankreas ameliyatları
  • Hastalıklı veya hasarlı bir organın çıkarılması veya tamir edilmesi
  • Apandisitin alınması (apendektomi)
  • Prostat, böbrek ve mesane gibi organların kısmen veya tamamen çıkarılması
  • Divertikülit, ülseratif kolit , kanser gibi hastalıklar sebebiyle bağırsakların bir bölümünün alınması
  • Mide ülserlerinin tedavisi
  • Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID) ve Endometriozis Tedavisi
  • Ektopik gebeliğin sonlandırılması
  • Rahmin alınması (Histerektomi)
  • Karın Ön Duvarı Fıtıklarının tedavisi

 

Tedavi uygulamaları haricinde, laparoskopi teşhis için de çok önemli ve oldukça sık kullanılan bir yöntemdir. Karın içinde bulunan hastalıklara yönelik araştırmalar yapılırken genel olarak bu hastalıkların birçoğu için ultrason, bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans (MR) gibi görüntüleme yöntemleri genellikle yeterlidir. Ancak bazı nadir durumlarda ise teşhisin doğrulanabilmesi için tek garanti yol tanı amaçlı(diagnostik) laparoskopiden  geçer. Pelvik inflamatuar hastalıklar, dış gebelik, endometriozis, yumurtalık kistleri, inmemiş testis, kadınlarda açıklanamayan kısırlık durumları, karın ağrısı gibi durumlarda teşhis amaçlı laparoskopik analiz yönteminden yararlanılması gerekebilir. Ayrıca bu yöntem sayesinde mide, pankreas, karaciğer, ince ve kalın bağırsaklar, yumurtalıklar, safra kanalı ve safra kesesine ilişkin kanserlerin teşhisi de hızlı ve doğru bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir.

 

Laparoskopi Operasyonu Nasıl Yapılır?

Laparoskopi, cerrahi bir işlemdir ve genel anestezi altında yapılmaktadır. Hasta işlem boyunca genel anestezi altında olacaktır. Laparoskopi uygulanacak hasta, operasyon öncesinde anesteziye uygunluğu açısından çeşitli testler yapılarak değerlendirilir. Operasyondan önce, verilen randevu zamanına 12 saat önce hastadan yemek yememesi ve su tüketmemesi istenir. Kan sulandırıcı ilaç kullanan bireylere de operasyon tarihinden birkaç gün önce kullandığı kan sulandırıcı ilaçları kullanmayı bırakmaları istenir. Gerekirse farklı ilaca geçilir. 

Laparoskopi operasyonuna başlarken cerrah tarafından cilde küçük bir kesi yapılarak ince bir iğne ile (veress iğnesi) ile girilerek karın karbondioksit gazı ile şişirilir. Daha sonra cerrahi aletlerin içinden geçirilerek çalışma ortamı oluşturan portlar (geçiş kapıları) yerleştirilir. Bu portların sayıları ve giriş yerleri ameliyat türüne göre değişiklik gösterir. Kamera da bu portlardan birinden karın içine sokulur. Karın içine yapılan bu girişler son derece dikkatle yapılmalıdır. Bu girişler esnasında az da olsa organ ve damar yaralanmaları oluşma riski vardır. Laparoskopik ameliyatlarda karın içersine karbondioksit verilmesinin amacı karın içini şişirerek rahat ve net bir görüş altında çalışma ortamı oluşturmaktır. 

Bütün bu hazırlıklar tamamlandıktan sonra laparoskopik inceleme ve tedaviler kesi bölgeleri kullanılarak içeriye yerleştirilen aletler yardımıyla gerçekleştirilir.

Laparoskopi operasyonu tamamlandığında başlangıçta karın içerisini şişirmek için kullanılan karbondioksit gazı boşaltılır, içeriye sokulan aletler çıkarılır ve kesilere dikiş atılarak gerekli pansumanlar gerçekleştirilir. Hastanın laparoskopi sonrası taburcu olması genel olarak ameliyatın ertesi gündür.  Laparoskopik cerrahi operasyonları minimal invaziv (az zararlı) operasyonlar olduğundan komplikasyon riski diğer açık operasyonlara kıyasla çok daha düşük olduğu bilinmektedir. Ancak belli oranlarda enfeksiyon, kesi yerlerinin kanaması, organ ve damar yaralanması, ameliyat sonrası her hastada olabilen anestezi kaynaklı mide bulantısı ve kusma gibi komplikasyonlar görülebilir. Bazı hastalarda da operasyon sonrası oluşabilecek enfeksiyon riskine karşılık antibiyotik tedavisi uygulanması tercih edilebilir.

 

Laparoskopi Operasyonu Ne Kadar Zaman Alır?

Teşhis koyma amacıyla yapılan laparoskopi operasyonları yaklaşık 30 dakika civarı sürmektedir. Kısa süre alan laparoskopi işlemi hem doktor hem de hasta açısından oldukça konforlu bir operasyon süreci sunar. Hasta işlem boyunca genel anestezi altında olacağı için hiçbir şey hissetmeyecektir. Bu minimal cerrahi operasyon sonrasında da gayet rahat bir süreç geçirecektir.

Tedavi amaçlı uygulanan laparoskopi operasyonu ise uygulama yapılan bölgeye ve amacına göre değişiklik göstermektedir. Laparoskopik apendektomi yaklaşık 30 dk sürerken, safra kesesi ameliyatı duruma göre 45dk ile 2 saat arası sürebilir.  Tedavi amaçlı uygulanan laparoskopi uygulamaları ardından müşahede altında tutulma hastanın durumuna göre değişiklik göstermektedir. Bazı hastalar ertesi gün taburcu olurken, bazı hastaların ise birkaç gün daha müşade altında kalması istenmektedir. Bu durum muhtemel komplikasyonlara erken müdahale için en iyisidir.

 

Laparoskopi Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır Ve Ne Kadar Süre Alır?

Laparoskopik ameliyatında, diğer uygulanan cerrahi operasyonlara kıyasla iyileşme süreci için çok daha kısa zamana ihtiyaç duyulmaktadır. Genel anestezi uygulanması sebebiyle, hasta uyandıktan sonra ilk saatler içerisinde mide bulantısı, kusma ve halsiz hissetme gibi semptomlar görülmesi olasıdır. Laparoskopik girişimlerden sonra hastanın taburcu edilmesi ameliyat türüne göre 1 ila 3-5 gün arası değişir. Bazen bu süre istenmeyen bir durum oluştu ise uzayabilir. Taburcu işlemleri yapılmadan önce hastaya sonraki süreçte kullanması gereken ilaçlar, uzak durması gereken davranışlar ve dikkatli olması gereken diğer konular hakkında uzman hekim tarafından gerekli bilgilendirme detaylı bir şekilde yapılır.

Günümüzde laparoskopi operasyonu esnasında açılan kesilere atılan dikişlerde genel olarak kendiliğinden eriyen dikiş iplikleri kullanılır. Eğer bu işlem klasik dikiş atma ipliği ile gerçekleştirilirse de ameliyattan belirli bir süre geçtikten sonra dikişlerin alınması için bir randevu verilir. Operasyon ardından ilk birkaç gün boyunca boğaz ağrısı görülebilir, bu beklenen bir durumdur. Bunun sebebi ise genel anestezi esnasında kullanılan solunum tüpünün boğazı tahriş etmesinden kaynaklanmaktadır. Laparoskopi sonrası kesilerin bulunduğu bölgelerde ağrı ve sızlama söz konusu olabilir. Bu olası durumlara karşı hekim tarafından genel olarak ağrı kesici ilaçlar taburcu öncesinde reçetelendirilerek hastaya verilmektedir. Laparoskopik cerrahi uygulamasından sonra;

  • Ateş
  • Şiddetli karın ağrısı ve kusma, 
  • Normal dışı vajinal akıntı, 
  • Yaralar etrafında kanama, şişlik ve akıntı 

gibi komplikasyonlar yaşayan hastaların hemen sağlık kuruluşlarına başvurarak yardım alması ve doktorunu araması gereklidir.

Ameliyat esnasında karın şişirerek iyi görüntü elde etme amacıyla kullanılan gaz operasyon sonunda boşaltılsa da, bazı durumlarda  bir kısmı karın içerisinde kalabilmektedir. Bu sebeple gaz sancısı, karın krampları görülebilir. Aynı zamanda yine gazdan kaynaklı olarak omuz bölgesinde de yansıyan ağrı görülebilir. Bu komplikasyonlar gazın normal vücut işleyişiyle vücut dışına atılması ile birlikte birkaç gün sonunda kendiliğinden tamamen iyileşir ve hiçbir sorun kalmaz. Uzman doktor tarafından verilen tavsiyeler doğrultusunda dikiş bölgelerine belirli bir süre boyunca su değdirilmemesi ve bazı fiziksel hareketlerden uzak durulması gereklidir. Bu önerilere uyum sağlayan hastalar hiçbir sorun yaşamadan kısa süre içerisinde normal yaşamına devam eder. 

 

Günlük yaşama ve iş hayatına dönme süreleri, laparoskopi işleminin hangi amaçla gerçekleştirildiğine göre farklılık göstermektedir. 

  • Teşhis amaçlı laparoskopi olanlar 2-3 gün içerisinde hastalar normal günlük rutine rahatlıkla dönebilirler. 
  • Laparoskopik apandektomi veya yumurtalık kistlerinin alınması için yapılan daha küçük  laparoskopik ameliyatlardan sonra bu süreç yaklaşık 5-6 gündür. 
  • Safra kesesi ameliyatından sonra ise hastalar genellikle 1 hafta sonra normal hayatına dönerler.
  • Kanser cerrahisinde;  kanserli dokuların çıkarılmasına yönelik olarak yapılan daha geniş çaplı laparoskopik ameliyatlarda ise normal günlük hayata dönmek 2-3 haftayı bulabilir.

 

Eğer siz de laparoskopi ameliyatıyla tedavisi sağlanabileceğini düşündüğünüz bir sağlık sorunu yaşıyorsanız Murat Kalaycı kliniğinden laparoskopiye uygunluğunuz hakkında bilgi alabilirsiniz. Dr. Murat Kalaycı’dan randevu alarak İstanbul’da laparoskopi ameliyatı hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.

Paylaş:
avatar