Bu sayfa kıl dönmesi yani pilonidal sinüs hakkında bir bilgilendirme sayfasıdır. Kıl dönmesi ile ilgi merak ettiğiniz her türlü sorunun cevabını bu sayfada bulabilirsiniz.

Eğer siz de kıl dönmesi nedir, kıl dönmesi nasıl oluşur, kıl dönmesi neden olur, kıl dönmesi tekrarlar mı, pilonidal sinüs cerrahisi, kıl dönmesi ameliyatı, kıl dönmesi lazer tedavisi gibi konuları hakkında bilgi edinmek istiyorsanız yazımızı okumaya devam edin.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) nedir?

Toplumda sık görülen bir problem olan kıl dönmesinin tıp dilindeki karşılığı pilodinal sinüs olarak bilinir. Latincede ‘’pilus’’ kelimesi ‘’kıl’’, ‘’nidus’’ kelimesi ise ‘’yuva’’ anlamına gelmektedir. Buradan hareketle pilonidal sinüs, cilt ve kıl döküntülerinin altında oluşan anormal bir cep türü olarak tanımlanabilir.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) nasıl oluşur?

Kıl dönmesi, vücuttan dökülen kılların kuyruk sokumuna veya cilt altına girmesiyle oluşmaktadır. Kıllar tırtıklı bir yapıya sahiptir ve tıpkı bir diken gibi tek yönde çıkıntıları vardır. Deri altına giren kıllar bu yapıları sebebiyle cilt rahatsızlığı oluşturarak deri altında yuva yaparlar. Sonuç olarak enfeksiyon gelişir ve bu durum kıl dönmesi olarak açıklanır.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) neden olur?

Kıl dönmesinin ortaya çıkma nedeni kesin olarak tespit edilememektedir. Ancak bu problem, ergenlik döneminde yaşanan hormonal değişimler, çok kıllı bir yapıya sahip olunması, şişmanlık, bünyesel yatkınlık gibi nedenlere bağlı olarak gelişebileceği gibi sürekli oturmak, dar giysilerin neden olduğu sürtünme gibi durumlar sebebiyle de ortaya çıkabilir.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) vücudun nerelerinde çıkar?

Kıl dönmesi sıklıkla kuyruk sokumunda meydana gelmektedir. Daha doğrusu kuyruk sokumunda bulunan döküntüler, daha rahat bir şekilde yuva yapabilirler. Ancak sadece burada gelişeceğini söylemek imkansızdır. Çünkü kıl dönmesi problemi kuyruk sokumu ile birlikte koltuk altı, göbek deliği ve parmak arası gibi bölgelerde de gelişebilir.

 Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) belirtileri nelerdir?

Kişinin yaşam kalitesini düşüren bir sağlık problemi olan kıl dönmesi genelde kuyruk sokumunda ağrı, akıntı, şişlik şikayetleri ile kendisini göstermektedir.

• Anüsün 3 ile 5 cm yukarısından kalça oluğuna doğru ciltte içinde debris, granülasyon ve kıl bulunan sinüs varlığı,
• Kötü koku ve akıntı,
• Derinin kızarması, ateş
• Sinüsün kapanmasından dolayı apse; kıl dönmesi belirtileri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kişiler bazen bu ve benzeri şikayetlere sahip olsalar da bunun kıl dönmesi olup olmadığını anlayamayabilirler. Bu nedenle şikayetlerin uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi ve incelenmesi gerekmektedir.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) için risk faktörleri nelerdir?

Bilimsel araştırmalar, kıl dönmesi probleminin erkeklerde daha fazla ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte genellikle 15 ile 35 yaş aralığındaki kişilerde bu problemle daha sık karşılaşılmaktadır. Bunun dışında hareketsiz yaşam süren birçok meslek grubunda ve kıllar ile aşırı temasta bulunan berber, köpek bakıcısı ve koyun kırpıcısı gibi meslek gruplarında kıl dönmesi oldukça sık bir şekilde görülebilmektedir.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) için hangi doktora gidilir?

Kıl dönmesi problemi, görüntüsü itibariyle sivilceye benzetilebilmektedir. Bu nedenle bu problemi yaşayan kişiler, teşhis ve tedavi için yanlış bölüm doktorlarına gidebilirler. Oysa kıl dönmesi için gidilmesi gereken branş, genel cerrahi doktorları olmalıdır. Kıl dönmesi tedavisinde cerrahi yöntemler uygulandığı için genel cerrahi uzmanları fiziki muayene ile problemi kolaylıkla teşhis ve tedavi edebilirler.

Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) nasıl tedavi edilir?

Kıl dönmesi tedavisindeki hedef, en etkin tedavi ile kişinin kısa sürede günlük yaşamına dönmesidir. Bu problem ancak cerrahi tedavi ile ortadan kaldırılabilmektedir. Elbette cerrahi tedavi konusunda uygulanabilen çeşitli yöntemler mevcuttur. Flep yöntemleri, mikrosinüsektomi, kistektomi ve sekonder iyileşme, primer kapama, kistotomi ameliyatı, akut pilonidal sinüs apsesinin tedavisi ve acil drenajı bu yöntemlere örnek olarak sayılabilir. Kıl dönmesi tedavisinde uygulanan flep yöntemi (v-y Plasti) ile hastalığın en az tekrarla başarılı şekilde tedavi edilme şansı vardır. Ayrıca son yıllarda lazer ile kıl dönmesi tedavisi de sağladığı avantajlar sebebiyle sıkça uygulanmaktadır. Burada en önemli nokta; uzman doktor muayenesi ile uygun tedavinin seçilmesi gerekliliğidir. Kıl dönmesi tedavisi de tıpkı teşhisi gibi alanında uzman bir genel cerrah tarafından yapılmalıdır.

Kıl dönmesi (Pilonidal sinüs) hastalığı cerrahisi

Kıl dönmesi ameliyatları ve kıl dönmesi cerrahisi hakkında merak edilenler şu şekildedir:

• Pilonidal sinüs hastalığı sinüs traktının (yolunun) anal kanala yakın seyredebilmesi veya bazı durumlarda anal kanala da açılması sebebiyle anorektal cerrahi içinde incelenir. Bu durumda sinüsü çıkarırken kontinansı sağlayan kaslara zarar vermeden cerrahi uygulamak bilgi ve deneyim gerektirir.

• Pilonidal sinüs tedavisinde tek geçerli yöntem cerrahidir. Bazı kaynaklarda ameliyatsız tedavi olarak sözü edilen yöntem; iltihap kanalı ağızlarından kazıma işlemi yapılıp kist içine, kanaldan içeriye (fenol vb.) yakıcı-büzücü maddeler verilmesi işlemidir. Tekrar tekrar uygulanması gerekir. Buna rağmen hastaların çoğunda hastalık devam eder.

• Pilonidal sinüs cerrahisinde birçok teknik yöntem belirtilmiştir. En kabul görmüş olan ve tekrarı en az olan yöntem fleb yöntemidir. V-Y fleb yöntemi ile sinüs çıkarılması sonrası oluşan defekt gerilimsiz kapatılmaktadır. Kendi pratiğimde dren kullanılmamaktadır. Yara subkutan kapatılmakta ve ameliyat sonrası dikiş alınmasına gerek kalmamaktadır. Hastalar 1. gün taburcu olmaktadır.

Kıl dönmesi (Pilonidal sinüs) hastalığının lazer ile tedavisi

Lazerle kıl dönmesi tedavisi hakkında merak edilenler şu şekildedir:

• Pilonidal sinüs(kıl dönmesi) hastalığının güncel tedavi yöntemlerinden biri de lazer tedavisidir. Lazer tedavisi son yıllarda gündeme gelmiş, seçilmiş vakalara uygulanması gereken bir yöntemdir. Çok ilerlemiş vakalarda, abse varlığında yapılmamalıdır. Hastalığınızın lazer ile tedaviye uygun olup olmadığını öğrenmek için mutlaka genel cerrahi uzmanına muayene olmanız gerekir.

• Bu yöntem lokal anestezi ile yapılabilir. Önce sinüs içerisindeki kıllar çıkarılır. Sinüs içi kazınarak (kürete edilerek) temizlenir. Daha sonra diod lazer kullanılarak 1470 nm dalga boyunda lazer ışını sağlayan ince bir kateter ile sinüs içerisine girilir. Tüm sinüs yolu lazer kateteri ile kapatılır.

• Tekrarlama oranı düşüktür. Hastalık tekrarlarsa yeniden uygulama yapılabilir.
  İşlem sonrası açık yara olmaz. Hastalar bir sonraki gün işlerine dönebilirler.

Kıl dönmesi (Pilonidal Sinüs) tekrarlar mı?

Kıl dönmesi, tekrarlama olasılığı olan bir problemdir. Tekrarlama riski, tedavinin başarısına ve bünyesel yatkınlığa bağlı olarak değişebilmektedir. Ancak elbette hastalığın tekrarlama riskini azaltmak için çeşitli önlemler alınabilir. Kişisel hijyen ve bölge hijyenine dikkat edilmesi, günlük olarak duş alınması, günlük olarak iç çamaşırı değişimi, kalça kısmında kalması muhtemel tekstil ve kıl atıklarının temizlenmesi, uzun süre oturmaktan kaçınılması, ameliyat olunduysa hastanın ameliyat sonrası kontrollerini düzenli olarak yaptırması; kıl dönmesi probleminin tekrarlama riskini azaltacak önlemler arasında sayılabilir.

Kıl dönmesi (Pilonidal Sinüs) korunma yöntemleri nelerdir? 

Kıl dönmesi nedenleri göz önünde bulundurulduğunda, bu problemden korunmak için alınabilecek bazı sağlıklı önlemler olduğu da rahatlıkla söylenebilir. İşte kıl dönmesi problemi yaşamamak için alabileceğiniz o önlemlerden bazıları:

• Kuyruk sokumu bölgesi ve göbek deliği gibi kıl dönmesi olması muhtemel bölgelerin temizliğine önem verilmelidir. Özellikle kuyruk sokumu gibi riskli bölgeler, tüy dökücü kremlerle kıllardan temizlenmelidir.
• Göbek deliği düzenli olarak temizlenmelidir. Bir cımbız ve kulak temizleme çöpü ile göbek deliğine giren kıl, tüy, elbise parçalarını çıkarmak kıl dönmesi probleminden korunmak için son derece önemlidir.
• Uzun süre oturmak, kıl dönmesi probleminin olası nedenleri arasında gösterilmektedir. Çünkü uzun süre oturan insanlar, genelde arkaya doğru yaslanarak otururlar. Bu oturma şekli ise saç ve vücuttan dökülen kılların, kuyruk sokumu bölgesine daha kolay ulaşmasına neden olur. Bu yüzden otururken dik ve doğru oturmaya özen gösterilmelidir.
• Fazla kilolu olmak kıl dönmesi riskini arttırdığı için ideal kiloda bulunmaya özen gösterilmeli ve fazla kilolardan kurtulunmalıdır.
• Dar kıyafetler ve dar iç çamaşırlarından kaçınılmalı; iç çamaşırları günlük olarak değiştirilmelidir.

Diğer anorektal hastalıklar olan hemoroid, anal apse, anal fistül, anal fissür hakkında bilgi almak için tıklayın: Anorektal Hastalıklar